Дневник пользователя Month
Sevgilimdi aşkımdı yalnızlığımın ilacıydı. Korkusuzluğum sonsuzluğum sığınağım yarınımdı. Bugünümdü her şeyden öte şu anımdı...Öncemdi sonramdı.Gerçeğim hayalim bilinmezim çözülmezim arayanım soranım hep yanımda olanımdı...Ağlamamdı gülmemdi bulunmaz nimetimdi...Boğaz'daki martım değişmez rüzgarım bembeyaz yelkenim masmavi denizim sesim sessizliğim umudumdu...Hiç bitmeyecek yolumdu..... Ayağımdı elimdi beynimdi yüreğimdi... Sevdamdı sevdalımdı arayıp da bulamadığımdı... Suyumdu aşımdı kahkahamdı gözyaşımdı. Kara gecelerimin ışığı günümün aydınlığı benim aşığımdı..Canımdan öte canım damarımdaki kanım söylemekten hiç bıkmadığım şarkımdı...En mutlu rüyalarım anlatılacak tek masalım yatağımdaki kırmızım kalbimdeki ince sızımdı...Silinmezimdi vazgeçilmezimdi yol bilmezimdi hiç kimsenin değil benimdi benimleydi...Hayatta doğru bildiğim ne varsa hepsi ona aitti...Bir gülüşüyle güneşi yere indirendi...Sevmeyi iş edinendi bana yüreğini verendi.....Kolumdu…
Derimi ve küskünlüğümü sıyır. Çünkü hayat kurban arar. Çekirgenin üçüncü
sıçrayışı...Acı büyükse bu bana yakışır. Ama sıradansın, ama vasatsın, ama
elveda. Baksana......., sana hiç gözyaşı hediye edildi mi? Mektuplarını sen
yazmadan önce okudum ve sana gözyaşlarımı hediye etmeye karar verdim. Al avucuna
doldur, yüzündeki kabukları soy; kırmızının sızısını gör. Sokakta birine
rastlayana kadar git ve hiç dönme. Ve, ve, ve asla sana geri dönmeyeceğim. çünkü ben son sözümü söylemiştim artık ay bulutta !!! güneş ise artık hiç doğmayacak NoKtA.........................................................
Ben sana hep üşüyordum,
Çünkü kıştım.
Nakıştım, bakıştım.
İnkar etmiyorum da bunu,
Seni sevmek gibi büyük işlere kalkıştım.
Ve lütfen inkar etme;
Sana en çok ben yakıştım. Demiii
Bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü yürekler...
Bütün ağırlığınızı ve yorgunluğunuzu kaldıran ayaklarınız için rahatlığı ve şıklığı bir arada barındıran ayakkabıyı seçersiniz.
İçinizin acılarını,sıkıntıları nı,kırgınlıkları nı ve hayallerini yüklenen yüreğiniz için de huzur verici ve "güzel" bir aşk ararsınız.
Zaten aşklar da ayakkabılar gibidir...
Bazıları çamur yağmur, toz toprak kar buz gibi her türlü "kötü hava" koşullarına dayanıklıdır.
Bazıları ise ummadığınız kadar kısa zamanda çabucak "yamulur" ilk yağmurlu havada "altı açılır" veya güzel havalarda bile "iki günde bozulup" gider.
Aşkları da ayakkabılar kadar "itinayla" seçmezseniz,tı pkı ayağınızda olduğu gibi yüreğinizde "nasır" oluşabilir.
Dar gelen bir ayakkabıyı sadece tarzını beğendiğiniz için "zamanla açılır" diyen satıcıya inanarak alırsanız,…
Ve kadınlar
,
bizim kadınlarımız:
korkunç ve
mübarek elleri,
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız,
avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen
ve soframızdaki
yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis
yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve karasabana
koşulan
ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır
kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,,
bizim kadınlarımız..
Nazım HİKMET
←
предыдущая
1
2
3
4
5
...
13
следующая
→
kadınlar şefkat kahramanıdırlar,kadınlar gününüz kutlu olsun.