Soğuk bir kış akşamı, MacDonalds ın kapısından
içeri yaşlı bir amcayla teyze girmişler, bir Masaya oturmuşlar.Derken
amca, kasaya gidip 1 hamburger,1 büyük boy patates ve bir büyük Cola
almış.Elinde tepsiyle masaya dönmüş, hamburgeri ikiye bölerek yarısını
teyzenin önüne koymuş,sonra bütün patatesleri tek tek sayarak
onlarında yarısını teyzeye vermiş, sonra Cola kutusunu da ortaya
koymuş, önce bir yudum kendisi içiyor sonra da teyze bir yudum
alıyormuş. Herkes ne
tatlılar, iki tonton buraya gelmişler, bir kişilik yemeği ikisi
yiyorlar zavallıcıklar diye onları izliyomuş. Derken bir de bakmışlar
ki teyzenin
önünde hamburgerle patatesler olduğu gibi duruyor, kocasının afiyetle
yemek yiyişini seyrediyor arada bir…
temel ve sevgilileri
Temel in 3 tane sevgilisi vardir.Biri ögretmen, biri doktor, biri de santralcidir.
Fakat ögretmenle evlenmeye karar verir. Bunu bilen arkadasi sorar "Niye
ögretmen de digerleri degil?" diye. Temel de ona döner:
-Ula der, bilmez misin doktorlar "bugün git yarin gel" der, santralci de "su an
mesgul daha sonra tekrar deneyin" der. Ama ögretmen ne der? Hadi bir daha
tekrarliyalim...
Parasitçü Temel
Temel Nato da havaci olarak askerligini yapiyormus. Komutan askerlere
parasütle nasil atlanacagini ögretmis.
- "Uçaktan atlayinca birinci ipi çekeceksiniz. Parasüt açilmaz ise ikinci ipi
çekeceksiniz. Yine açilmadi, o zaman Meryem Ana ya dua edeceksiniz."
Temel uçaktan atlar. Birinci ipi çeker parasüt açilmaz, ikinci…
Bir gün susmayı öğrendim. Öyle bir sustum ki belki sonsuza kadarsusacaktım.
Çünkü susmak benim küçücük dünyamda babamla kurduğum iletişim tarzıydı.
Babam akşamları eve yorgun dönerdi. Ben bütün gün evde sıkılır onun
gelişini iple çekerdim.
Daha o kapıdan girer girmez boynuna atılır onunla oynamak isterdim. Babam sarılır, öper sonra da, hadi odana git, derdi. Yemek hazırlanınca annem
çağırır bu defa masada bir araya gelirdik babamla.Onlar annemle konuşurken
ben araya girer, sesimi duyuramayınca da bağırırdım. Babam sinirlenir,
'Bütün gün insanlara kafa patlatmaktan bunaldım, birde sen kafamı ütüleme!'
derdi. Annem de 'Bütün gün zaten seninle uğraştım, bir çift laf da mı
konuşturtmayacaksın babanla?'…